SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

İHSAR VE CEZA-İ’S-SAYD

<< 867 >>

DEVAM: 7- İhramlının Öldürebileceği Hayvanlar

 

حدثنا عمر بن حفص بن غياث: حدثنا أبي: حدثنا الأعمش قال: حدثني إبراهيم، عن الأسود، عن عبد الله رضي الله عنه قال:

 بينما نحن مع النبي صلى الله عليه وسلم في غار بمنى، إذ نزل عليه: {والمرسلات} وإنه ليتلوها، وإني لأتلقاها من فيه، وإن فاه لرطب بها، إذ وثبت علينا حية، فقال النبي صلى الله عليه وسلم: (اقتلوها). فابتدرناها فذهبت، فقال النبي صلى الله عليه وسلم: (وقيت شركم، كما وقيتم شرها).

 

[-1830-] Abdullah r.a. şöyle dedi: Biz Mina'da bir mağarada Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikteyken kendisine "Mürselat" suresi indirildi. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem okuyor, ben de henüz okuması dolayısıyla ağzı kurumadan onun okuduklarını ezberliyordum. Birden üzerimize bir yılan sıçradı. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Onu öldürün" buyurdu. Biz onu öldürmek için hemen davrandık ki yılan kaçtı. Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem: "Siz onun şerrinden korunduğunuz gibi o da sizin şerrinizden korundu" buyurdu.

 

Tekrar: 3317, 4930, 4931, 4934

 

 

حدثنا إسماعيل قال: حدثني مالك، عن ابن شهاب، عن عروة بن الزبير، عن عائشة رضي الله عنها، زوج النبي صلى الله عليه وسلم:

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال للوزغ: (فويسق). ولم أسمعه أمر بقتله.

 

[-1831-] Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in eşi Aişe r.anha "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in keler'e "fasıkçık" dediğini işittim ancak onun öldürülmesini emrettiğini işitmedim."

 

Tekrar: 3306

 

 

AÇIKLAMA:     Köpek; hayvan olma ve parçalayıcı olma özelliğini barındırır. Bekçilik ve avcılık gibi işlerde köpekten yararlanılır. Yine köpekte başka hayvanlarda bulunmayan; iz sürme, koku alma, bekçilik etme, hafif uyku, sahibine bağlılık, eğitime elverişli olma gibi özellikler vardır. Taharet konusunda köpeğin necis olduğunu belirtmiştik. Yaratmanın Başlangıcı bölümünde köpeğe ait diğer özellikler ele alınacaktır.

 

Kelb-i akur nedir: Alimler burada, hadisin Arapça metninde yer alan "kelb-i akur" sözcüğünün ne anlama geldiği konusunda ve bundan aksi anlam (mefhum-ı muhalefet) çıka­rılıp çıkarılamayacağı konularında ihtilaf etmişlerdir.

 

a- Saîd İbn Mansur'un hasen senetle Ebu Hureyre'den rivayet ettiğine göre bununla kastedilen aslandır.  b- Süfyan aracılığıyla Zeyd İbn Eslem'den rivayet edildiğine göre kendisine kelb-i akur'un ne olduğu soruldu, o da "yılandan daha çok saldırgan olan ne vardır?" dedi.  c- Züfer burada kastedilenin yalnızca kurt olduğunu söylemiştir.  d- İmam Malik Muvatta'da. şöyle demiştir: Bu, insanlara saldıran, onları korkutan; aslan, kaplan, pars, kurt gibi tüm hayvanları içerir. Bu görüşü Ebu Ubeyd, Süfyan'dan da rivayet etmiştir. Alimlerin çoğunluğu da bu görüştedir.  e- Ebu Hanife bu hadiste kastedilenin yalnızca köpek olduğunu söylemiştir. Kurt dışındaki hayvanlar bu bakımdan köpek gibi değerlendirilemez.

 

Ebu Ubeyd çoğunluğun görüşüne şunları delil getirmiştir: a- Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Ebu Leheb'in oğluna yaptığı bedduada "Allah'ım ona köpeklerinden bir köpeği musallat et" demiş, bu beddua sonucu onu bir aslan parçalamıştır. Bu, hasen bir hadis olup Hakim tarafından rivayet edilmiştir.  b- Yüce  Allah "Allah'ın  size öğrettiğinden öğretip  avcı  hale getirdiğiniz hayvanların sizin için yakaladıklarından da yeyin" buyurmuştur. [Maide 5/4] Burada kelime kökü olarak "kelb" sözcüğü kullanılmıştır. Bu sebeple parçalayıcı/saldırgan her hayvana "akur" denilmiştir.

 

Tahavî de Hanefîlerin görüşüne şunu delil getirmiştir: Şahin ve doğan, yırtıcı kuşlardan olduğu halde ihramlının bunları öldürmesinin haram olduğu konu­sunda alimler ittifak etmişlerdir. Bu, öldürme izninin karga ve çaylak ile sınırlı olduğunu gösterir. Aynı şekilde diğer hayvanlarda da öldürme izni yalnızca köpek ve onunla aynı nitelikte olan kurt ile sınırlıdır.

 

Tahavî'nin ittifak bulunduğunu söylemesi eleştiri konusu yapılmıştır.

 

Ölüm Cezasını Hak Eden ve Harem Bölgesine Sığınan Kişinin Durumu: Bu hadis, öldürülmesi gerekli olan kişinin harem bölgesine sığınması halinde öldürülebileceğine dair delil getirilmiştir. Çünkü harem bölgesindeki hayvanların öldürülmelerine izin verilme gerekçesi "fısk", yani yoldan çıkma özelliğidir. Katil de fasık olduğuna göre o da öldürülebilir. Hatta onun öldürülmesi bu hayvanlardan daha önceliklidir. Çünkü bu hayvanların fasık olması doğalarının gereğidir. Mü­kellef olan insan ise fısk işlediğinde kendi saygınlığını ortadan kaldırmış olur. Bu yüzden fıskın gerektirdiği cezanın uygulanmasına daha layıktır. İbn Dakîk el-'îd bunun tartışmaya açık bir mesele olduğunu söylemiştir. Bu konudaki geniş açık­lama bir sonraki konuda gelecektir.

 

İbnü'l-Münzir şöyle der: İlim ehlinden görüşleri tespit edilebilenler, ihramlı kişinin yılanı öldürmesinin caiz olduğu konusunda icma etmişlerdir.

 

"Öldürülmesini emrettiğini işitmedim" sözü Aişe r.anha'nin sözü olup kastedilen Hz. Nebi'dir (s.a.v.). Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in, kelere "fasıkçık" demesi, onu öldürmenin mubah olmasını gerektirir. Aişe r.anha'nin bunu işitmemiş olması bunun yasak olduğunu göstermez. Çünkü Bed'u'1-halk {Yaratılışın Başlangıcı) konusunda da geleceği üzere Sa'd b. Ebî Vakkas ve diğer bazıları bunu işitmiştir.

 

İbn Abdüber gerek harem dışında gerekse harem bölgesinde keleri öldürmenin caiz olduğu konusunda ittifak bulunduğunu nakletmiştir. Ancak İbn Abdilhakem ve başkaları Malik'ten "ihramlı kişi keler öldüremez" sözünü nakletmişlerdir.